Provings (ilaç denemeleri)
15 Temmuz’da yaşanan demokrasiye
sahip çıkma ve korumak için milletçe “birlik” olunmasi bana Homeopatik ilaç denemesini
(proving) çağrıştırdı. Topluca tek vücutda demokrasiyi koruma mucadelesini, her
birey kendine göre yansıttı. Silahlara karsı duruldu, tankların altına yatıldı,
öfke ve tepki vardı. Sonrasında ise ellerde bayraklarla yaşanan zafer, mutluluk
ve sevinç de birlik olundu.
Jeremy Sher Homeopatik provingden “As
if one person” etkisi diye bahseder. Başka bir deyişle, kollektif proving, epidemik
güce sahiptir ve topluca düzenlenirken sanki tek bir kişidir. Homeopatik ilac
denemesinde (proving) kanıtın etkisi önemli ölçüde güçlenir ve kanıtlamak için
de toplu niyet vardir. Topluca paylaşılan aynı kaynak madde onların yaşam
enerjilerinde bütünleşir, ve tek kişi halinde “o” olunur. (1, sayfa 32)
Homeopatik Proving diye bilinen
Homeopatik ilaçların elde edilmesi yöntemine, ispatlı deneme veya patojenik
deneme de denir. Maddenin kendisinden homeopatik yöntemle hazırlanmış olarak, o
maddeye özgü belirtileri ve onun doğasındaki iyileştirici güçü ortaya çıkarmak
için sağlıklı gönüllülere uygulanarak elde edilir.
Her kişiden ayrı ayrı elde edilerek
ortaya çikan etkiler (symptoms/belirtiler) sistematik bir şekilde düzenlenir ve
söz konusu madde için özel bir belirti deseni ya da “remedi resmi” oluşturulur.
Başka bir deyişle, homeopatik proving sirasinda ortaya çikan her etki ve değişim,
esas belirtiler desenini (pattern) gözlemlemeyi, ve ilacin hasta kişi için
mümkün olan tedavi edici etkiyi anlamayı sağlar. (2)
Sherr, burada spiritual
yaklaşımla açıklama yapıyor kitabında; “Proving de, kişi remedinin iç doğasının
bilgisini doğrudan elde ederken anlayiş ve bilincinde de genişleme olur.
Remedinin ruhu, benliğimizi ele gecirir ve hakimiyeti altina alir; sanki, virus,
amacı için, hücre cekirdeğini ele gecirerek buradan idaresi altına almasi gibi.
Böylece, biz remedy olurken remedy de biz olur. Bu durum, kişinin derin düzeyde
ilaç rehberi (materia medica) bilgisini elde etmesidir”. Sherr ayrica, “homeopatik
ilaç denemeleri, bizim içsel yaratıcılığımızın derin bir ifadesi olduğunu
kanıtlar ve böylece sezginin seçimlerimizde büyük bir rol oynadiğini anlarız”
diyor. (1 sayfa 11)
Homeopatik ilac denemeleri (proving)
adeta Homeopatinin destek sütünlarıdır ve klinik uygulamlar (practice) bunların
üzerine kurulur.
Maddenin (substance) sadece sağlıklı kişi
üzerinde acığa cıkardığı marazi/hastalıklı (morbid) olaylara (phenomenon)
güvenerek maddedeki olası küratif güc üretilir. (3)
Proving sırasında ilacın muhtemel
reaksiyonlarindan, denemeye katılanların bazıları ilaç benzerliğine
(simillimum) sans eseri denk gelerek “homeopatik etki” olabilir ve bu küratif
etkidir. Başka bir deyisle kişi proving sonrası kendini daha iyi hissedebilir
ve bu durumda iyileşen belirti proving belirtisi olarak eklenir. (1)
Deneme sirasinda, remedi uygulama
sonrası ortaya çıkan remedinin ilk etkisi (primary action) ki; bu iyileştiren
etki, sonra kötüleşebilir veya şiddetlenerek yaşam enerjisinin karşı etkisi
(secondary action) oluşabilir. Fakat bazen bunun terside olabilir. Yani once kötüleşme,
sonra iyileşme gelebilir. Açıkcası, remedinin ortaya çıkardığı birinci ve ikinci
etkilerin birisi “iyi” diğeri “kötü” olarak tanımlanabilir. Bu sebepledir ki
bazı gönüllüler ilaç denemesinin bazi safhalarında kendilerini memnun/sevincli
ve iyi hissederler. Bu bağlamda Sherr, “iyi olma halinin gülen ve neşeli
görünen karakteristik görüntüsünden; gerçek sağlık ve iyilik hali olan ve
merkezden gelen harmoniden ayırt edebilmelisiniz” diyor. (1)
Gerçekte, remedilerin sabitlenmiş bir
şekilde birinci (primary) ve ikinci (secondary) etkileri yoktur. Fakat,
koşullara göre, birinci ve ikincil etkiler dualitenin yönleridir ve
birbirlerini ters çevirebilirler. Bu kosullar, yatkınlık (susceptibility),
potency ve zaman birimi ile yönetilebilir, fakat başka faktörler de rol oynar.
Örneğin, gözlemcinin bilinç derecesi mümkün olan bir faktördür. (1)
Denemeye katılanların yatkınlığı
(susceptibility) ile ilaç (remedy) arasındakı ilişkide; yatkınlığı düşük
olanlarda orantılı olarak daha az belirti ortaya çıkaracaktır. Başka bir
deyişle, gönüllü ile remedy ne kadar alakasız ise o kadar birbirine zıt
(allopathic) düşer. (1)
Bu durumda ilacın etkisini ve benzerliği
(simillimum) ortaya çıkarmak için değişikliği tersine çevirmek gerekir. Bunun
için de remedinin dozu değiştirilir ve daha sık tekrarlanabilir. (§32)
Denemeye katılan farklı yapıdaki
(constitution) kişiler remedi resminin de farklı yönüne ışık tutarak acığa
cıkarır. (1) Bu yüzden Hahnemann birçok farklı kişilerin ve her iki cinsiyetin
olduğu proving “sonucu” getirir der. (§135)
Eğer, bir grup gönüllü kişide; örneğin
Neon proving yapiliyorsa her bir kişi farklı hastalık belirtilerini
getirecektir. Belki birisi boğaza ait, diğeri ayaklara ait, bir diğeri ise
zihin ile ilgili olabilir. Yani yatkınlık (susceptibility) ne kadar cok
çeşitliyse belirtiler de o kadar çeşitlidir. (§134) Calcarea carbonica yapısındaki gönüllü, bu remedinin, Neon
belirtilerini getirirken, yine benzer şekilde Sulphur gönüllüsünde ise, Neon ile
örtüşme olacaktır. (1)
Proving sırasında, zıtlık (allopatik)
ilişkisinden doğan toplam belirtiler, gönüllünün yapısal belirtileri ile
remedinin belirtilerinin bir karişımıdır. Bundan dolayidir ki bu zıtlık ilişkisi
ne kadar uzaksa belirti o kadar “yenidir”. Aslinda, eger biz gercekten
dikkatlice bakarsak dunyada “yeni” olan hiç bir sey de yoktur, herşey, zaten önceden
vardı. Böylece, burdan bakarsak her belirti tohum halinde hastanın özünde
saklıdır.
Kaynaklar:
1- Sherr J. The Dynamics and
Methodology of Homeopathic Provings. B.Jain
Publishers. 2003
3- Hahnemann S. “Organon of the Medicine”, Fifth & Sixth ed.
Combined. B.Jain Publishers. 2007
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder